Zübeyde ÖZLÜ – Herkes Duysun / BURSA (İGFA) – Ruh sağlığı bozukluklarının genetik olduğunu ifade eden Prof. Dr. Cengiz Akkaya, bu konuda romantik cevaplar olduğunu ancak işin özünün her şeyin genetik olduğunu kaydetti.
“Bu sadece ruh sağlığı için değil bütün hastalıklar için gereklidir” diyen Prof. Dr. Akkaya, “Örneğin ben kalp hastasıyım, egzersiz yapmayanlar, sigara ve alkol tüketenler, çok şişman olanlar kalp hastası olabilir ama ben bu durumların hiçbirini karşılamıyorum. Spor yaparım, sigaram yok, alkolüm yok, gayet sağlıklı beslenirim ama yine de kalp hastası olmamın nedeni ise babamın da kalp hastası olmasıdır. Bunlar genetik geçerlilik içeren hastalıklarıdır. Sigaranın kansere neden olduğunu hepimiz biliyoruz ama her sigara içenin de kanser olmadığını biliyoruz. Eğer sizin genetik olarak akciğer kanseri olma rizikonuz varsa sigara buna sebep olmaz ama genetik yatkınlığınızı açığa çıkarır. Öyle ki genetik yatkınlığı olan bir kişi, diyelim ki 50 yaşında kanser olacak ama sigara kullanımı bunu 30 yaşına indirgeyebilir, var olan potansiyeli ortaya çıkarır” diye konuştu.
Çevresel faktörlerin ruh sağlığının bozulmasını tetikleyebileceğine değinen Prof. Dr. Cengiz Akkaya, “Çevresel faktörlerin etkisi vardır ama ruh hastalıklarına sebep olmaz. Genellikle tetikleyici olur. Genetik unsurların yanı sıra stres, yorgunluk, sağlıksız beslenme, ağır ruhsal travmalar var olan hastalığın açığa çıkmasına yol açar” dedi.